Maaşıyla Ev ve Araba Almak Konusunda Kendini “Mal” İlan Eden Çalışana Yol Gösterenler İlgi Çekti

Enflasyondaki yükselişe yetişemeyen maaşların alım gücündeki düşüş temel ihtiyaçları karşılama düzeyinde seyrederken, ev ve araba fiyatlarındaki yükseliş hızını kaybetse de halen hayal düzeyinde seyretmeye devam ediyor. Ev ve araba almanın zorluğunu anlatan bir maaşlı çalışanın paylaşımı da yorumlara neden oldu.

2021 sonrasında yükselişe geçen enflasyonla alım gücündeki düşüş de hızlandı. Faizlerdeki düşüş bir miktar “para bulmayı” kolaylaştırsa da bunu fırsat bilenler de fiyatları yükseltmeyi seçti.

Temel düzeyde arz-talep dengesinin işlediği ortamda ev ve araba fiyatlarındaki yükseliş enflasyondaki yükselişi aştı.

Ocak 2021’den günümüze aldığımız verilerde Merkez Bankası’nın konut birim fiyat verilerine göre, Türkiye’de 120 metrekare ortalama bir ev fiyatı 3996,30 birim fiyattan 479 bin 556 TL olurken, günümüzde (Ekim 2023 verilerine göre) 30.035,50 TL’den 3 milyon 604 bin 260 TL’ye denk geliyor.

Kiralar İstanbul’da Ocak 2021’de (sahibinden verilerine göre) 2 bin 448 TL olurken, Kasım 2023’te 18 bin 833 TL’ydi. 

Ocak 2021’de asgari ücret 2.825,90 TL olurken, bugün 17 bin 2 TL’ye çıktı ancak Ekim 2023’te 11 bin 402 TL’ydi.

Ev fiyatları Türkiye’de yüzde 651,58 oranında artarken, İstanbul’da kiralar yüzde 669,32 oranında artış gösterdi. Asgari ücretin artışı ise 2023 maaşına göre yüzde 303,48, 2024 yılı dersek yüzde 501,64 oranında oldu.

Asgari ücretin hızlı artışını memur, emekli ve özel sektör çalışanları yakalayamazken, birçok maaşın da en fazla bu oranda arttığı düşünülse dahi ev fiyatlarının gerisinde kaldığı görünüyor.

Otomobilde de durum çok farklı değil.

2021 yılı ocak ayında sıfır Dacia Sandero fiyatı 158 bin 953 TL olurken, 2024 yılında 952 bin 900 TL görülüyor. Artış oranı yüzde 523 oranında oluyor. Yine asgari ücreti geçti.

Tüm bu veriler ışığında maaşlı bir çalışanın da yakarışı gözümüze çarptı. Adeta milyonlarca çalışanın iç sesi niteliğinde olan paylaşımda, “Maaşlı işte çalışıp araba ve ev almaya çalışıyorum, malım ben” diyordu.

Yalnız olmadığını söyleyenler olurken,

Yüreklere de dokundu.

Geçmiş yıllarda bunu yapabilenler bile emin olmazken,

En azından hayallere halen sınır yoktu.

Durumu kabullenenler,

Kendi çözümlerini üretenler,

Son 6 ay olmasa da borçlanmayla çözüm bulanlar,

Ancak bu çözümün sistemsel yan etkileri,

Daha kısa yol bulanlar,

Hatta güncel çözümler sunanlar da görüldü.

Güzel örnekler de vardı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir