Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Burhan Özdemir, katıldığı canlı yayında soruları yanıtladı. Özdemir, eylül ayında enflasyonun yükselmesinin iş dünyasında ciddi kırılganlık oluşturmadığını belirterek, “Artık iş dünyası verilere takılarak ilerlemeyi öğrendi. Eylül ayında enflasyonun yükselmesi iş dünyasında ciddi kırılganlık oluşturmaz. Karşımızda geçtiğimiz 10 yılın üstünde bir eylül ayı artışı var. Bu rakam biraz endişe verici olabilir. Haziran ayından itibaren fiyatlama davranışlarında bozulma gözlemliyoruz. Biz daha çok çekirdek enflasyona odaklanılması gerektiğini söylemiştik. Burada direnç olduğunu görebiliyoruz. Enflasyonun ve faizin düşüş trendine girdiğinin ikna olunması süreci var. Burada da biraz yavaşlama ve kırılma görüyoruz” dedi.
FAİZ İNDİRİM BEKLENTİLERİ
Özdemir, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’ndan bu ayki toplantıda 100-150 baz puan aralığında faiz indirimi beklentisi olduğunu ifade etti. “Tek başına faiz-enflasyon ilişkisini kullanacağımız dönemi yaz aylarında bıraktık. Aralık’ta da bu bazda indirimin devam eder diye düşünüyorum. Şok indirim beklemiyoruz” diye konuştu.
FAİZ İNDİRİMLERİ BANKALARA YANSIMIYOR
Piyasadaki mevcut dengeye dikkat çeken Özdemir, “Sadece enflasyonu düşürmeye endeksli bir para politikası izlenirse beraberinde birçok piyasa etkenini tahrip etmiş oluruz. Paraya ulaşımla ilgili çok ciddi problemler var. Politika faizinin aşağı inmesiyle doğru orantılı faiz politikası bankalar tarafından güdülmüyor. Faiz indirimlerinin bankalar tarafında tam yansıdığını söylemek zor” değerlendirmesini yaptı.
ASGARİ ÜCRETE ENFLASYON VE BÜYÜME PAYI EKLENMELİ
Asgari ücret belirleme sürecinde toplumun morali ve hanehalkına anlamlı mesaj verilmesinin önemine değinen Özdemir, “Asgari ücrete beklenenin bir miktar üstünde açıklamaya toplumun ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Hanehalkının morale ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Beklenen enflasyon değil gerçekleşmiş enflasyon artı milli gelirden pay alınması lazım. Büyüme oranının üzerine eklenerek asgari ücretin açıklanması güzel olur. Rakam vermeyeyim. Halkın, toplumun kazancında enflasyon verisinin altında kalmayıp ülkenin büyüme oranının üzerine eklendiği rakamın daha makul olacağını düşünüyorum” dedi.
Bölgesel asgari ücret uygulamasına da değinen Özdemir, “Bölgesel asgari ücret 1985’lere kadar uygulandı. Kanun gerekiyor. Bunun faydalı olacağını düşünüyorum. Bölgesel asgari ücretin çok daha iyi yaklaşım sergileyeceğini düşünüyorum. Belki pilot olarak İstanbul’da uygulanabilir. İyi bir açılım olabilir” ifadelerini kullandı.